Salı, Aralık 21, 2004

Kaza Geliyorum Der mi?


kaza :-(
Bir evvel ki yazımda, "Sevgili Senacığım,Çok ama çok geçmiş olsun. Tanrı seni bizlere bağışladı..." demiştim ya... bazılarınızın ilgisini çekmiş...
Sevgili kuzenim, sabah kahvaltı bile etmeden, [analar bahane bulur :-) ] bir seminere katılabilmek için basmış gaza... Tarabya'da, İngiliz sefareti misafir evinin önüne geldiğinde kontrolünü kaybedip karşı yönden gelmekte olan bir başka araçla çarpışmış... Kafa kafaya çarpışan iki araçtan Allah'a çok şükür ki Sena ve diğer araçtaki iki bayan canlı olarak çıkmışlar.
Sena kayma anından sonra hiçbir şey hatırlamıyor... Bir gözümü açtım ki hastane gibi bir yerdeyim diyor. Maggie ve ben farklı yönlerden Sena'ya ulaştık... Sena'cık kafasında birkaç dikişle, kelimenin tam manasıyla yırttı... Diğer bayanlarda, şükür birşey yok...
Kaza alanında yaptığım keşifte diğer araç olan, Peugeot 307'nin airbaglarinin patladığı lakin bizim Renault Clio Symbol'de olayın böyle cereyan etmediğini müşahade ettim.
Neden sonra, kemer takılı değil iken airbag'in patlamadığını öğrendik... Demek ki neymiş? bakkala bile gidiyor olsak; Aslaaaaa...
- Kahvaltı etmeden ve Annemizin onayını almadan yola çıkmamak lazım...
- Kemerlerimizi takmamız lazım...
- Annemizin veya eşimizin hazırladığı kahvaltıyı ihmal etmemek lazım...
- Yağışlı ve kaygan zeminde dikkat etmemiz lazım...
- I ıhhh! kahvaltısız olmaaaz!
- Özel Sağlık Sigortası, kasko gibi şeyleri kesinlikle ihmal etmememiz lazım
- Bir de kahvaltı etmeden çıkmamak lazım.

Bir nasihat bin müsibetten iyidir savından yola çıkıp, bana kulak veriniz. Farınız da yolunuz da açık olsun... Sena'cığım, tekrar tekrar geçmiş olsun... Tabi Diğer araçtaki 2 hanım kızımız, sizlere de çok büyük geçmiş olsun... Kaza bela tüm sevdiklerimizden uzak dursun...

Sevgiler,

Vosmanius

Hiç yorum yok: